Zorbaların defterinden senin ismin silinmiştir
Hacı Hızıroğlu Mehmed Ağa, Üsküdar’ın ileri gelenlerinden ve sipâhilerindendi. Büyük
zâtların sohbetlerinde çok bulunurdu. Tarîkat âdâbından nasîbini almış, edeb sâhibi bir zât
idi. Bir gün kötülük ve zulüm yapmak isteyen kimselerin kendisini aradıkları haberini aldı ve
dostlarından birisinin evinde saklandı. Gece Allahü teâlâya, kendisini bu belâ ve musîbetten
muhâfaza buyurması için yalvarırken, çevresinde bulunan velî zâtlardan yardım ve duâ
istemek hatırına geldi. Evinin çevresinde oturan velîleri bir bir hatırına getirdi. O anda
hatırına, bu belâdan, Abdülehad Nûrî Efendinin vâsıtasıyla kurtulabileceği düşüncesi geldi.
Bunun üzerine bütün kalbiyle Abdülehad Nûrî Efendiye yönelip; “Abdülehad Efendi
hürmetine beni bu belâdan kurtar.” diye Allahü teâlâya yalvardı. O arada uyuya kaldı.
Rüyâsında Abdülehad Nûrî Efendiyi gördü. Ona; “Mehmed Ağa, korkma! Zorbaların
defterinden senin ismin kaybolmuştur. Gönlün hoş olsun. Rahat bir hâlde evinde dostların ile
sohbet eyle.” dedi. Uyanır uyanmaz Mehmed Ağa, Abdülehad Nûrî Efendinin dergâhındaki
talebelere yedirmek üzere, Allah için yedi kurban adadı. Bir iki hafta evinde dostları ile
sohbette bulundu. Çarşı, pazarda dolaştığı hâlde, kötü bir haber almadı.