Hz. Pir’in İlminin Derinliği
Hz. Pir’in İlminin Derinliği
Hafız Ebu’l Abbas Ahmed b. Ahmed el- Bedenici şöyle demiştir:
Ben ve Cemâleddin İbnü’l-Cevzi Hz. Pir Abdûlkadir Geylâni’nin (ks) sohbetine katılmıştık. Kari bir ayet okudu. Şeyh ayetin bir yönden tefsirini yaptı. İbnü’l – Cevzi’ye: “Ayetin bu tefsirini biliyor musun?” dedim. “Evet” dedi. Sonra Şeyh ayetin başka bir tefsirini yaptı. Yine sordum: “Bu tefsiri biliyor musun?” Yine “evet” dedi. Şeyh ayeti farklı şekilde bir daha tefsir etti. Her tefsir ettiğinde İbnü’l-Cevzi’ye “Bu tefsiri biliyor musun?” diye soruyor, o da “evet” diyordu. Sonra şeyh ayetin bir tefsirini daha yaptı. Arkadaşıma yine: “Bunu biliyor musun?” diye sordum. Dedi ki: “Hayır, bilmiyorum!” Şeyh o ayetin tefsirinde birbirinden farklı tam kırk değişik söz söyledi. Her defasında İbnü’l- Cevzi: “Ben bunu bilmiyorum’ diyordu. İbnü’l-Cevzi, şeyhimizin ilminin genişliğine hayran kaldı. Tefsirler bitince Abdûlkadir Geylani (ks) “Şimdi lafı terk edelim ve hâle bakalım: Lâ ilâhe illallâh Muhammedün Resülullâh!” dedi. İnsanlar büyük bir coşkuya kapıldı, zikretmeye başladı. İbnü’l-Cevzi elbisesini yırttı.