Şüpheli Günlerde Tutulan Oruçlar
Kapalı havada hilâlin görülememesi halinde bu günün hangi gün, yani Şabanın son günü mü, yoksa ramazanın ilk günü mü olduğu kestirilemez. Bu günde orucun her türlüsü mekruhtur. Ancak bu oruca mı, yoksa buna mı niyet edeyim diye herhangi bir tereddüt göstermeksizin nafile niyetiyle tutulan oruç mekruh olmaz. Eğer o günün ramazan günü olduğu anlaşılırsa, tutulan oruç ramazan orucu yerine geçer. Ama bugün ramazan
günüyse oruçlu olayım, değilse olmayayım gibi oruçlu olmakla olmamak arasında tereddüt gösterilirse oruçlu olunmaz.
Şaban ayının sonunda bir veya iki gün oruç tutmak mekruh olup daha fazlasını tutmak mekruh değildir; Müftü, şüpheli günün başlangıcında (oruca niyet etmeyip) beklemeleri, günün (ramazandan olduğu) tesbit edilemeyip niyet etme zamanının geçmesi üzerine de iftar etmeleri (oruç tutmamaları) yönünde halkı (ilan yoluyla) uyarır.
Böyle bir günde müftüler, kadılar ve üst tabakadan insanlar oruç tutarlar. (Çünkü) bunlar, niyetlerinde tereddüde düşmekten ve tuttukları orucun farz (olan ramazan orucu) olduğunu düşünmekten sakınabilecek insanlardır.
Ramazan Hilâlini Gören Kimse Ne Yapar?
Bir kimse ramazan hilâlini veya orucun yenilmesini gerektiren (şevval ayının) hilâlini tek başına görüp de (buna dair verdiği haber) reddolunsa, (hilâli gören bu) kimsenin oruç tutması gerekir.Ama (tek başına) şevval hilâlini gören kimsenin orucu yemesi doğru değildir. Şayet (ramazan veya şevval hilâlini tek başına gören kimse) orucu yerse, yediği günleri kaza eder, (yediği için) ;keffâret lâzım gelmez; isterse şahadetini hâkimin
reddetmesinden önce yemiş bulunsun. (Diğer görüşlerin) doğrusu da budur.
Gök Yüzü Kapalıyken Hilâlin Tesbiti
(1) Gök yüzü bulut, toz, duman ve .benzeri şeylerle kapalı ıs âdil (ve sâlih) birinin, yahut (hakkında bilgi edinilememiş) kapalı bir kimsenin (ramazan hilâliyle ilgili) verdiği haber kabul olunur ki, doğrusu da budur.
(2) Aynı şekilde bu gibilerin, kendileri gibi birinin (ramazan hilâli hakkındaki) şahadetlerine şahadetleri, hanımların yahut kölelerin yahut birisine attığı iftira yüzünden şer’î cezaya çarptırılan ve (sonra) tevbekâr olmuş kimselerin ramazan (hilâli) hakkında verdiği haberler de kabul olunur. Bunun için şâhidlik ve davâ açılmasına da gerek yoktur.
(3) (Orucun) yenilmesini gerektirecek (şevval ayının) hilâlinin hava kapalı iken tesbit edilebilmesi için, iki hür erkeğin yahut bir hür erkek ile iki hür kadının şahadetleri şarttır, dava ması) gerekmez.
Gök Yüzü Kapalı Değilken Hilâlin Tesbiti
(1) Eğer gök yüzü kapalı değilse, ramazan hilâli ve orucun yenilmesini gerektiren şevval hilâlinin tesbitinde büyük bir topluluğun şahadeti şarttır.
(2) Bu büyük topluluğun miktarının tesbiti, imama (en üst seviyedeki yetkiliye) düşer, ki en doğrusu da budur.
(3) Tek bir kişinin (hilâli gördüğü hakkındaki) şahâdetiyle ramazan orucu (otuz güne) tamamlandığı halde ve gökyüzü de açıkken orucun yenilmesini gerektiren şevval hilâli görülmez ise orucu emek doğru olmaz.
(4) Ama ramazanın iki âdil (ve salih) kişinin şahâdetleriyle (tesbiti) durumunda, orucu yemenin tercih (edilip edilmeyeceği ihtilaflı olup ramazan ayı tek bir (âdil) kişinin şahâdetiyle sabit olsa bile, hava bulutlu olduğu zaman (ramazan orucu otuza tamamlandığı halde şevval hilâli görülmese dahi orucun) yenileceğinde herhangi bir ihtilâf yoktur. Kurban bayramı zilhicce) hilâlinin tesbiti de tıpkı fıtır (şevval ayı hilâlinin tesbiti) gibidir.