Yirmi dört şey vardır ki orucu bozmaz; bunlar:
(1) Unutarak yeme   (2) Unutarak içme
(3) Oruçlu olduğunu unutarak cinsel ilişki kurma  

[unutan kimse, tuttuğu orucu (zahmetsizce) tamamlayabilecek güçteyse, kendisini yerken gören kimse (ona oruçlu olduğunu) hatırlatmalıdır, hatırlatmamak mekruhtur. Eğer tutmakta olduğu orucu tamamlayabilecek dermanı yoksa, (oruçlu olduğunun) hatırlatılmaması daha iyidir.

(4) (Kadının tenasül uzvuna) bakmak,
(5) yahut onu düşünmek suretiyle meninin gelmesi (isterse sürekli bakılsın ve düşünülsün durum aynıdır),
(6) Yağ sürmek
(7) Sürme sürünmek -sürmenin tadım boğazında hissetse bile durum değişmez *1,
(8) Kan aldırmak,
(9) Gıybet etmek,
(10) Yemeye niyetlenip yememek,
(11) İrâdesi dışında boğazına duman
(12) Toz kaçması,*2 isterse bu toz değirmende öğütülen un cinsinden bulunsun birşey farketmez,
(13)Boğazına sinek kaçması
(14) Oruçlu olduğu hatırında iken (kullandığı) ilacın tadını boğazında hissetmesi,
(15) Cünüp olarak sabahlamak, isterse cünüplük hâli bir gün devam etsin durum değişmez,
(16) İdrar yoluna su veya yağ damlatmak,
(18) Bir ırmağa dalan kimsenin kulağına su kaçması,
(19) Kulaktan bir çöple kir çıkarıp bunu kulağa yeniden sokmak ve bunu birkaç kez tekrarlamak,
(20)Buruna gelen sümüğü bilerek çekip yutmak. [İmam Şafiî (Rahimehullah)’m görüşüne göre, orucun bozulmaması için balgamı (yutmayıp) tükürmek gerekir.]
(21) İrâde harici olarak, isterse ağız dolusu olsun, gelen kusmuğun *3 yeniden boğaza kaçması, ki doğrusu da budur;
(22)Doğru görüşe nazaran ağzı doldurmayacak kadar bilerek çıkarılan kusmuğun *4 yeniden boğaza kaçması,
(23) Dişler arasında bulunan İrâde harici gelen kusmuk hakkında Efendimiz (Aleyhissaîâtü vesselam): Nohuttan küçük şeylerin yenilmesi,
(24) Ağıza alman susam gibi birşeyin, iyice ezilip kayboluncaya kadar *5 çiğnendiği halde boğazda tadının hissedilmemesi.

1- İnsanın sürmenin tadını boğazında hissetmesi. Aynı şekilde sürmenin rengini tükrüğünde veya balgamında görmesi.
2- Meselâ oruçlunun yanında içilen sigara dumanının burnuna ve boğazına kaçması, yahut tencereden veya ocaktan yükselen dumanın aşçının boğazına kaçması gibi.
3- “Oruçlu iken irâdesi dışında kusan kimsenin bu orucunu kaza etmesi gerekmez” buyurmuştur.
4- Bir kimse ağzı doldurmayacak kadar kasden kusar ve ardından da orucu yemezse, Ebû Yûsuf a göre bu kimsenin orucu bozulmaz. İmam Muhammed’e göre ise: “Kasden kusulduğu takdirde ister az, ister çok olsun oruç bozulur” demiştir. Bu, rivayet olunan (şu hadisin) zahirine göre böyledir. Nitekim Efendimiz (Aleyhîssalâtü vesselam) şöyle buyurmuştur: “Kim oruçlu iken bilerek kusarsa, orucunu kaza etsin.”                        5- Yani tamamen kayboluncaya kadar çiğnenmesi kasdolunuyor. Ama yutulması hâlinde oruç bozulur.

Nurul İzah Hanefi Fıkhı